Kilis, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde, Gaziantep platosunun güneybatısında, Acar Dağı eteklerinde yer alan; tarihi ve kültürel zenginlikleriyle öne çıkan bir şehirdir. Güneyinde Kadim kent bereketli bağları, zeytinlikleri, tahıl ambarı ovalarıyla ve stratejik konumu sayesinde yüzyıllardır önemli bir yerleşim merkezi olmuştur. Anadolu ve Mezopotamya gibi eski uygarlık merkezlerinin kesişim noktası olan Kilis, ticaret yolları üzerinde yer alması ve farklı din ve kültürlere ev sahipliği yapmasıyla tarih boyunca önemli bir merkez olmuştur. Bereketli toprakları ile Kilis, Babil, Hurri-Mitanni, Hitit, Arami, Asur, Pers, Roma, Bizans, Selçuklu, Memluk ve Osmanlı gibi pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu zengin geçmiş, Kilis’i bir açık hava müzesi görünümüne kavuşturmuş her köşesinde tarihin izlerini taşıyan bir şehir haline getirmiştir.
Şehirde yapılan arkeolojik kazılar ve yüzey araştırmaları, Kilis’in binlerce yıllık tarihine ışık tutmaktadır. 535 tarihi tescilli yapının belirlendiği şehirde Oylum Höyük, bölgenin en büyük höyüklerinden biri olarak, Kilis’in 11.000 (on bir bin) yıllık geçmişini gözler önüne sermektedir.
Gaziantep-Kilis karayolu üzerinde bulunan ve bölgenin en eski yerleşimi olarak kabul edilen Oylum Höyük, Anadolu, Suriye ve Mezopotamya kültürlerinin kesiştiği stratejik bir noktada yer alır. Arkeolojik kazılar, höyüğün ticaret yolları üzerinde bulunması nedeniyle her dönemde iskan edildiğini göstermektedir.
Kilis’in kuzeybatısında, Belenözü Köyü yakınlarında yer alan Ravanda Kalesi, bölgeyi kontrol eden stratejik konumuyla dikkat çeker. Hititlerden Osmanlı’ya kadar pek çok medeniyetin izlerini taşıyan kale, Haçlı Seferleri döneminden İslam kaynaklarına kadar farklı isimlerle anılmıştır. Kale içerisinde yer alan sarnıç, burçlar, şapel ve tonozlu yapılar, tarihin farklı dönemlerine ait mimari izleri gözler önüne sermektedir.
Kilis’in tarih ve kültür mirası şehir genelinde yer alan kabaltılar, kasteller, hamamlar ve Mevlevihane gibi yapılar, Kilis’in derin kültürel geçmişine ışık tutar. Polateli ilçesine bağlı Cengin Köyü’ndeki Roma Dönemi’ne ait su kemeri kalıntıları ise bölgenin mimari zenginliğini gözler önüne sermektedir.
Kilis, tarih boyunca farklı din ve kültürlerin bir arada yaşadığı bir merkez olmuştur. Bu zenginlik, bugün şehirde bulunan mozaikler, anıtsal yapılar ve yerleşim yerleriyle kendini göstermektedir.
Tarih ve kültür meraklıları için bir açık hava müzesi niteliği taşıyan Kilis, sadece zengin geçmişiyle değil, sıcak misafirperverliğiyle de ziyaretçilerini büyülemektedir. Kilis, geçmişten günümüze uzanan hikayesiyle, keşfedilmeyi bekleyen eşsiz bir kültür turizmi destinasyonu olarak ziyaretçilerini bekliyor.